" title="Prof. Dr. İsmail TATLIOĞLU">

Hoşgeldiniz

TWITTER FACEBOOK

FACEBOOKTA BİZ

10.07.2019 tarihli PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU

Ana Sayfa » MECLİS ÇALIŞMALARI » 10.07.2019 tarihli PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU

İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) – Sayın Başkan, Komisyonumuzun saygıdeğer mensupları, değerli bürokratlar, Komisyona katılan diğer misafirler; hepinizi saygıyla selamlarım.
Ben çok kısa ama benzer şeyi vurgulamak için söz aldım. Öncelikle sizinle başlayan bu görüşmeden önceki hazırlık dönemi için teşekkür ederim.
BAŞKAN – Estağfurullah.
İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) – Bu bir başlangıç oldu ama tabii ki bu bir bütün. Ben rahmetli Turgut Özal’ın Ziya Paşa’dan aktardığı “Erişir menzili maksuduna aheste giden tizi reftar olanın payine damen dolaşır.” sözünü vurgulamak istiyorum. Özellikle bu sıralar gerçekten ayaklarımıza dolaşıyor yani yaptığımız şeyleri tekrar eder hâle geldik. “Yavaş acele edin.” diye bir kavramımız var bizim, yavaş acele edin. Parlamentonun ve Türk siyasetinin hatta Türk devletinin bu sıralar yavaş acele ederek etkin ve verimli çalışma mecburiyeti var. Kanun yapma kalitemizin zaten zayıf olduğunu ve Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle beraber bunun cidden zayıfladığını hatta kanun teklifi getiren arkadaşlarımızın mahcubiyet içerisinde olduğunu hep beraber gözlüyoruz; bu mahcubiyet hepimizin mahcubiyetidir yani sistemin mahcubiyetidir. Burada ben sadece şunu söylüyorum: Şu an herhâlde Türk milletinin milletvekillerinin, bütün Parlamentonun bilgisine, becerisine, birikimine ihtiyacı yok, sadece cesaretine ihtiyacı var. Yani burada eğer sistem buysa bu sistemin gereğini yapma mecburiyeti var. Ne yazık ki bunu talep edenler, bu sisteme karşı çıkanlar, gereğini yapma konusunda arzusu olmayanlar da bu sistemi getirmede çok arzulu olanlar.
Teşekkür ederim, saygılar sunarım.

———————–

İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) – Sayın Başkan, değerli üyeler; bu madde, tabii, birinci hâliyle vergilendirme yetkisini Hükûmete veren bir madde şeklinde düzenlenmiş, bizim yorumumuz o şeklideydi. Yani bu otobüsçüler olarak konuştuğumuz hakkın bütün mükelleflere ve bütün sektörlere Hükûmet tarafından veya Cumhurbaşkanı tarafından şamil edilme imkânı vardı. Bu da esasında yasamada olan vergilendirme yetkisinin Hükûmete, yürütmeye verilmesi şeklindeydi ve biz bunu dünkü toplantımızda dile getirdik, paylaştık ve bu şekilde düzenlenmesi konusunda bir mutabakat var ve bunu destekliyoruz.
Teşekkür ederim.

————————

İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) – Yani, mümkünse burada yapalım çünkü daha önce başımıza geldi, Sayın Muş dedi ki: “Aşağıda bu işi düzenleyeceğim Hocam.” Aşağıda bu iş dondu, kaldı, öyle bir tecrübemiz var bu askerlikle ilgili. Sayın Mustafa Bey de burada yapılması konusunda bir sıkıntı görmüyor “Burada yapalım.” diyor. Yalnız, Uğur Bey’in dediği “3 defada” ama zaten bu denetim, 1.000 kişide 3 kişiyi denetliyor, 1.000 kişide 3 kişiyi denetlerken buraya gelecek denetleyecek, o denk gelecek… Dolayısıyla, böyle bir hak veriliyorsa 1 kere uymuyorsa sistemin dışına çıksın.

———————-

İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) – Ben de kayıtlara geçsin diye söylüyorum.
Bu daha önce uygulanan götürü verginin bir başka şekli. Daha önce katma değer vergisi konusunda çıkmış, şimdi bunu genele şamil bir düzenleme vardı. Ben teşekkür ederim bütün siyasi partilere ve Başkana. Belli bir noktada bir mutabakat sağlandı ve beni esas mutlu eden taraf yasama organı olarak vergilendirme yetkimizi yürütmeye vermemiş olduk.
Teşekkür ederim.

———————–

Tabii, Sayın Yılmaz’dan sonra konuşmak olmaz, ben konuşmayacağım.
BAŞKAN – Sayın Bekaroğlu gibi.
İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) – Sadece bir soru sormak istiyorum, bir de bir tespit yapmak istiyorum.
Şimdi, sayın teklif sahibi değerli parlamenter arkadaşımız Merkez Bankasının ve Hazine hesabının ihtiyat akçesinin karşılaştırmalı durumlarını söyledi; bunlar doğru. Aslında bunların konuşulması lazım ama eğer bugün burada Merkez Bankasını konuşuyor olsaydık çok doğruydu. Her kanunun bir ruhu olduğu gibi, toplam olarak görüştüğümüz bu torba kanunun da bir ruhu var. Ne bu torba kanunun ruhu, baktığımızda ne bugün öne çıkan? Hazineye nakit sağlamak. Dolayısıyla bunu konuşurken sanki Merkez Bankası başlı başına konuşuluyor gibi bu meseleyi konuşmak çok şık düşmüyor; bir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) – İkincisi, ben esas şunu sormak istiyorum: Ekonomi yazarları veya tarafları bu ihtiyat akçesinin hazineye alınmasını Hükûmetin ekonomiyi teknik iflasa götürdüğü anlamında yorumluyorlar. Bu, benim yorumum değil. Buna ne diyorsunuz?
Sayın Başkan, vallahi sizi cimrilikle itham edeyim. Sadi Bey hiç olmazsa bu saatlerde böyle simit verirdi, kayısı getirirdi. Vallahi herhâlde bu ihtiyat akçesine ihtiyaç var.
BAŞKAN – Var, var.
İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) – Yani yönetiminizden son derece memnunuz ama ben tekrar ediyorum sorumu…
BAŞKAN – Sayın Tatlıoğlu, siz yemeğe inmediniz mi?
İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) – Yok.
BAŞKAN – Yemek ikram ettik ya.
İSMAİL TATLIOĞLU (Bursa) – Sağ olun, teşekkür ederim.
Sorumu tekrarlamak istiyorum: Bu ihtiyat akçesinin hazineye devri Hükûmetin ekonomiyi teknik iflasa götürdüğü şeklinde yorumlanıyor. Bununla ilgili değerlendirmenizi almak istiyorum.
Teşekkür ediyorum.